İşçi Beslenmesi
İŞÇİ BESLENMESİ NEDEN ÖNEMLİDİR?
İşçi sağlığının korunması doğru beslenmesi ile büyük oranda sağlanmaktadır. Doğru beslenme ile enerji kaybı yaşanmamakta, iş verimi artırılabilmektedir. Üretimde ve dolayısıyla ülke ekonomisinde önemli rol oynayan işçilerin sağlığı ve iş güvenliği; yaptıkları işe göre gerekli besinleri miktar ve kalite olarak yeterince almaları ile mümkündür.
İYİ BESLENMEYEN İŞÇİ NE GİBİ SORUNLARLA KARŞILAŞIR?
İş kazalarının azaltılmasından yeterli ve dengeli beslenme önemli bir yer tutmaktadır.
İşçilerin yetersiz ve dengesiz beslenmelerinin başında işçi ve işverenlerin beslenme eğitimi ve bilincinin yetersizliği yer almaktadır.
Ağır ve tehlikeli işlerde çalışan işçiler başta olmak üzere beslenmelerine bakıldığında; alınması gereken enerji, besin ögeleri ve besin bileşenlerinin sağlık, verimlilik, performans ve iş kazaları arasında önemli bir ilişki vardır.
İşçinin günlük enerji ihtiyacını tam olarak karşılayamadığı durumlarda, çalışma kapasitesi düşmekte ve üretim azalmaktadır. Yetersiz ve dengesiz beslenme işçinin vücut direncini azaltarak enfeksiyonlara zemin hazırlamakta, hastalıklara yakalanma sıklığının artırmakta, hastalığın ağır seyrine ve ölümlere neden olmaktadır. Ayrıca iş kazaların artmasında birincil nedenler arasında yer almaktadır. Bu durum üretim hızının azalmasına karşın sağlık harcamalarının artması ile sonuçlanmaktadır. Sonuç olarak toplumda düzensizlikler görülür ve ekonomik gelişme geri kalır.
Birçok çalışma iş performansı ve iş kazaları ile beslenme arasında önemli bir ilişki olduğunu göstermiş ve beslenme durumu düzeltilmiş işçilerin düzeltilmemiş olanlara oranla birkaç kat daha fazla üretim yaptıkları bulunmuştur.
Japonya’da yapılan bir araştırmada yeme alışkanlıkları, iş yoğunluğuna bağlı psikolojik stres, gerginlik, endişe, kaygı ve depresyon ile ilişkili bulunmuştur.
İŞÇİLERDE OBEZLİK VERİMİ NASIL ETKİLER?
Diyabet, koroner kalp hastalıkları, hipertansiyon, gut, artrit, safra kesesi taşları gibi hastalıklar sık görülür.
Sağlık harcamaları ile ilişkili maliyeti artırır. İş kazaları daha yüksek oranda görülür.
İŞÇİLER İÇİN GEREKLİ ENERJİ MİKTARI NEDİR?
İşçi beslenmesindeki özellikle de ağır iş ile çalışanlardaki başlıca sorun alınan enerjinin harcanan enerjiyi karşılamamasıdır. İş yerlerinde verilen bir öğün yemeğin işçilerin günlük enerji gereksinimlerinin en az yarısını karşılaması gerekir.
Çok soğuk veya çok sıcak ortamda çalışan işçilerin almaları gereken enerji artar. Ortamın sıcaklığı 10-14 derecenin altında her 10 derece indiğinde, enerji gereksinimi %5-10, ortamın sıcaklığı 30 derecenin üzerinde her 1 derece yükseldiğinde enerji gereksinimi %5 artar.
Ağır işlerde çalışan işçilerde artan enerjiyi tamamlamak için şeker ve yağ oranı yüksek yiyecekleri tercih etmek yerine ara öğün sayısı artırılmalıdır.
Ana öğünler arasındaki dinlenme anlarında besin değeri yüksek besinlerin az miktarda tüketilmesinin iş verimini artırdığını gösteren birçok çalışma bulunmaktadır. Genel olarak işçinin günlük besin ihtiyaçlarının 3 ana öğüne dağıtılarak karşılanması durumunda en iyi verim sağlanmaktadır.
Aktivite Türü |
Erkek |
Kadın |
||
Harcanan enerji |
İş türü |
Harcanan enerji |
İş türü |
|
Hafif Aktivite |
2500 kkal/gün (1.99 kkal/dk) |
Büro işleri, avukat, hekim, mimar, muhasebeci, memur, öğretmen, tezgahtar |
2100 kkal/gün (1.5 kkal/dk) |
Büro işleri, araç kullanarak yapılan ev işleri |
Orta Aktivite |
3000 kkal/gün (3.16 kkal/dk) |
Hafif endüstri işçisi, vasıfsız işçi, öğrenci, balıkçı, rutin hizmet yapan erler, araç kullanan tarım işçisi |
2300 kkal/gün (2.03 kkal/dk) |
Hafif endüstri işçisi, araçsız ev işi gören kadın, öğrenci, büyük mağaza işçisi, araç kullanan tarım işçisi |
Ağır Aktivite |
3750 kkal/gün (4.45 kkal/dk) |
Ağır tarım işçisi, ağır inşaat işçisi, amele, orman işçisi, ağır askerlik hizmeti yapan, maden ve ağır sanayi işçisi, yorucu atletizm ve spor faaliyeti yapan |
2600 kkal/gün (2.54 kkal/dk) |
Ağır tarım işçisi, yorucu endüstri işçisi, balerin, yorucu atletizm ve spor faaliyeti yapan |
Çok Ağır-Aşırı Aktivite |
4000 kkal/gün (6.22 kkal/dk) |
kazmacı,baltacı,demirci, nalbant,hamal,yük arabası çekicisi |
3000 kkal/gün (3.21 kkal/dk) |
Ağır inşaat işçisi, çok ağır tarım işçisi |
İŞÇİLER YETERLİ PROTEİN ALABİLİYOR MU?
Ağır işte çalışan işçilerde terleme nedeni ile normal koşullardan daha çok protein kaybı olur. Bu nedenle protein miktarı ve kalitesine dikkat edilmelidir. İşçiler günlük aldıkları enerjinin %15 i kadar protein almalılar. Yoksa kas kaybı yaşanabilmektedir.
Ağır işte çalışan işçiler bedensel güç kullanımlarının yüksek olması nedeniyle enerji harcamasındaki artışa paralel olarak terleme nedeni ile kaybedilen azot nedeniyle protein gereksinimleri artmaktadır. Ayrıca bu bireylerin fiziksel hareketlerinin yüksek olması kas kitlesini artırır ve protein gereksinimi daha da artmış olur.
Diyet enerjisi yeterli olduğu zaman proteinlerin kas hareketi esnasında enerji kaynağı olarak kullanılmamalarına karşın, fiziksel hareketi çok olan bireylerde kas kitlerinin artması protein gereksinmesinin artmasına yol açmaktadır. Yalnız diyetin protein değerinin henüz büyüme ve gelişmeleri tamamlanmamış olan gençlerle, yaşlı işçilerde artırılmasının yararlı olacağı belirtilmektedir.
İŞÇİLER İÇİN DOĞRU KARBONHİDRAT MİKTARI NEDİR NELERDEN KARŞILANMALIDIR?
Dokulardaki karbonhidrat (glikojen) deposunun artması ile çalışma gücü artmaktadır. Aktivitenin şiddeti yoğunlaştıkça diyet enerjisinin karbonhidratlardan sağlanan miktarı artırılmalıdır. Ayrıca diyetteki karbonhidratın cinsine de dikkat edilmelidir. Günlük enerji gereksiniminin %55-70’i karbonhidratlardan sağlanmalıdır. Bunun da %85’i bileşik (tam tahıllar…), %15’i de basit karbonhidratlardan (şeker) sağlanmalıdır. Basit şeker içeriği yüksek karbonhidratlı bir öğün tüketimi sakıncalıdır.
Basit şekerler(şeker, bal, reçel..) sadece enerji sağlar, serum trigliserit düzeyini artırır, yüksek LDL kolesterol düzeyleri ile ilişkilidir.
Basit şeker tüketimi ; kan glikoz düzeyinde hızlı artış, insülin salınımında artış, kan glikoz geçişinde artış , hipoglisemi, dikkat azalması, halsizlik, performansta azalma, ile iş kazalarına neden olabilmektedir.
Kas hareketinde karbonhidratların yağlardan %4-5 oranında daha elverişli enerji kaynağı olarak kullanıldığı saptanmıştır.
Çalışma öncesi saf şeker ve nişasta ağırlıklı bir beslenme şekli veya aşırı yemek yeme; uyku haline yol açar, kan glikozunu hızlı yükseltip kıza sürede düşmesine neden olarak hipoglisemi riskini artırır.
DOĞRU YAĞ KAYNAKLARI NELERDİR?
Günlük enerjinin %25-30 u yağlardan karşılanmalıdır. Yemeklerde yağda kızartmalara yer verilmemelidir.
Kasların enerji kaynağı olarak gerektiği zaman yağ asitlerini de kullanabildiği görülmüştür.
İŞÇİLERİN MİNERAL VİTAMİN İHTİYAÇLARI NASILDIR, HANGİ VİTAMİNLERİ ÖZELLİKLE ALMAYA ÖZEN GÖSTERMELİLER?
Enerji gereksinmesi artan çalışanlarda b grubu vitaminlerin gereksinmesi de artar. Demirin vücutta oksijen taşıması ve kan yapımındaki nedeniyle işçi performansında etkilidir.
Çinkonun yetersiz alımı fiziksel aktivite azalmasında etkilidir.
Güneş ışığında uzun süre çalışan işçiler A vitamini ön maddesi karotenden zengin havuç, kıvırcık marul, roka, domates, kayısı, portakal gibi sebze ve meyveleri tüketmeye özen göstermelidir.
İş verimliliğine en önemli katkıyı demir sağlamaktadır. Demir yetersizliği anemisi iş verimliliğini olumsuz yönde etkiler. Tedavi edilmezse üretkenlik hızı %20 azalır. Who’ya göre dünyada demir yetersizliğine bağlı yorgunluk, 740 milyon yetişkinin çalışma yeteneğini etkilemektedir.
Pb, Cd gibi ağır metallerin kullanıldığı sanayi dallarında çalışan işçilerin diyetleriyle yeterince demir , kalsiyum, A, C ve e vitaminlerini almaları, bu metallerin toksik etkilerinin azaltılmasında yarar sağlar. A vitamininin yetersizliğinde gözün görme fonksiyonu bozulur.
Magnezyum yetersizliği fiziksel performansı bozar, dayanıklılığı azaltır. Takviye almak kas gücü ve dayanıklılığı artırır.
Potasyumun %44’ünün sebze ve meyvelerden sağlanmasının kas kütlerinin korunmasında etkilidir.
Sıcak ortamlarda terleme ile su ve elektrolit(Na, K, Mg ,Ca) kaybı artar. Güçsüzlük, yorgunluk, bulantı, geçici bilinç kaybı vb. oluşur. Kaslarda ağrı, kramp yorgunluk oluşabilir.
GÜNLÜK NE KADAR SU TÜKETMELİLER?
Bireylerde sıvı gereksinimi kg başına 30-35 ml’dir. Özellikle sıcak ortamlarda çalışan işçiler daha yüksek oranda su almalıdır. Aralarda ise ayran, çay, limonata, meyve, soda gibi sıvı gıdalar takviye edilmelidir.
Terle su kaybı vücut ağırlığının %2 si kadar olduğunda dayanıklılıkta azalma, %5 i kadar olduğunda kramp ve sıcak bitkinliği (sıcaklık hissi, baş ağrısı, burun akması, ürperme, baş dönmesi, yön duyusunda bozukluk )ve iş kapasitesinde %20-30 lara kadar kayıplar % 7 si kadar olduğunda ise halüsinasyonlar oluşur ve yaşam tehlikeye girer.
İŞÇİLERİN ÖĞÜN DÜZENLERİ VE ÖZELLİKLE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN KONULAR NELERDİR?
-Ağır işlerde çalışan işçiler artan enerji yükünü tek bir öğüne yüklememelidir.
-İşçiler iş yerinde ana öğünlerine ek olarak en az birkaç ara öğün ekleyerek ana öğündeki aşırı yüklenmeyi önlemiş olur ve enerji kaybı yaşamaz.
-Çay molalarında kaliteli bir ara öğün meyve kuruyemiş gibi yiyecekler eklemek performans ve verimliliği olumlu derecede etkiler ve iş kazaları da azalır.
-Ağır işte çalışanların sebze ve meyve tüketim miktarları diğer işlere göre daha fazla olmalıdır.
-İşçiler günde 2-3 kere ara öğün yapmalıdır.
-Kurumda tüketilen öğle yemeği günlük enerjinin yarısını kapsamalıdır.
-Kurumdaki menüler en az 4 kap olmalıdır.
GENELLİKLE İŞÇİLER KAHVALTI YAPIYOR MU, KAHVALTI YAPMANIN ÇALIŞMA HAYATINA ETKİSİ NEDİR?
Kahvaltı yapmadan işe başlamak verimi düşürmektedir. Yapılan araştırmalarda işçilerin büyük bir çoğunluğunun sabah kahvaltısını yapmadan işe geldikleri saptanmıştır. Bu işçilerin bir saat içerisindeki iş kazalarının oranları %27dir. Bu nedenle öğlen yemeği öncesi mutlaka bir ara kahvaltı şeklinde bir ara öğün önerilmektedir. Sabah yapılan kahvaltı öğle saatlerine kadar yetecek enerjiyi karşılayabilecek miktarda olmalıdır. Sadece karbonhidratlardan oluşan bir kahvaltı ile bir saat sonrası kan şekeri ve enerjinin azalması sonucu açlık belirtileri görülmeye başlayacaktır. Karbonhidrat, protein ve yağ içeriği dengeli besinlerden oluşan bir kahvaltı tüketildiğinde daha uzun süre kan şekeri normal seviyelerde kalabilmekte ve acıkma süresi uzamaktadır.
ÇALIŞANLARIN İŞ DIŞINDA BESLENMELERİ NASIL OLMALI?
Evinde zaten, gerek ekonomik nedenlerle, gerekse ekonomik ve kaliteli beslenme bilincinin olmaması nedeniyle genellikle yeterli ve dengeli beslenememektedirler. Çalışanların beslenmesinde sadece enerjinin değil diğer besin öğelerinin de yeterliliği ve dengeliliği de önemsenerek uygun bir beslenme programının beslenme uzmanları tarafından eğitimi verilmelidir. Sonuçta işçilerin memnuniyet düzeyleri artırılarak daha yüksek performans göstermeleri sağlanabilir
Yorum Yapın